Çevrenize, sahip olduklarınıza bir bakın. Hatta isterseniz sahip olduğunuz şeylerin en pahalıdan en ucuza doğru bir listesini çıkartın. Listenin en başında ne var? Bir ev mi yoksa bir araba mı? Belki daha zenginsindir ve bir özel uçağın vardır. Peki bunları kaç paraya aldığını da karşısına yazdın mı? Hepsini karala! Çünkü hiçbiri senin sahip olduğun “Tecrübe” kadar pahalı değil.

Dünayanın en pahalı şeyi tecrübe’dir. Çünkü tecrübeyi hiçbir para satın alamaz. Banka hesabınızdaki o sayılar, Kripto para cüzdanınızdaki koinler hiçbir şey ifade etmiyor. Çünkü tecrübeyi satın alabilecek tek şey zamandır.

Peki tecrübe edinmek neden bu kadar önemlidir?

Yapılan bilimsel araştırmalar sonucunda akılda en kalıcı öğretim yöntemi yaparak, yaşayarak öğrenmedir. Yani tecrübe etmek. Şimdi bir düşünün, bisiklete binmeyi nasıl öğrendiniz? Peki, öğrenmeye çalışırken kaç kez düştünüz?

Emin olun ki düşmeseydiniz bu kadar iyi öğrenemezdiniz.Ya da defterinize eğik ve dik çizgileri sürekli çekmeseydiniz düzgün yazmayı öğrenemezdiniz. Mesela ben ilkokula başlamadan okuma yazma öğrenmiştim. (Halama burdan selamlar 🙂 O öğretmişti.) Okulda pek çizgi çalışması yapmama gerek olmadığı için paragraf yazıyordum. Sonuç: El yazım hiç de güzel değil 🙂

Şimdi “Devrim Arabaları” filminden tecrübenin ne kadar önemli olduğu ile ilgili bir kesit sunuyorum.

BURAYA YOUTUBE GELECEK

Videoda gördüğümüz Recep Usta çok eğitim almış biri değil. Aksine karşısındaki mavi önlüklü kişilerin hepsi mühendis. Ancak Recep Usta çok önemli bir şeye sahip. Kendi yaptıkları ve ya tanık olduğu olaylardan yaptığı çıkarımlar. Deneyimler çoğu zaman teoriden üstündür.

Ne yani hiç mi hesap yapmayalım? Asla! Ancak deneyimlemeden de kesin emin olmayın. Sorun, sorgulayın ve tecrübe edin.

Dünyanın en pahalı şeyi nedir sorusunu işlediğim yazımı Peyami Safa’dan bir söz ile bitiriyorum.

Yaşlanarak değil, yaşayarak tecrübe kazanılır. Zaman insanları değil, armutları olgunlaştırır.

Devrim Arabası Plakasında “Tecrübe”