Son bir yada bir buçuk haftadır Google’ın yapay zekalı asistanı Türkçe dili için de kullanıma sunuldu. Birçok teknoloji sitesinde haberler yapıldı, videolar çekildi. Muhtemelen dandik Youtube kanalları da “Google asistanını trolledik” başlıklı videolar çekmeye başlamıştır. Ancak web dünyası için daha farklı düşünmemiz bir konu daha var. Yapay zekanın ışığında SEO’nun geleceği…

Google Asistan Nedir?

İçeriğe geçmeden önce Google Asistan nedir bundan kısaca bahsetmek istiyorum. Bunlar hep ziyaretçiyi sitede tutma yöntemi işte 🙂 Google Asistanını bilmeyen biri muhtemelen başka bir siteye gidip geri gelmeyi unutacaktı. Amaan Görkem çok uzattın demeden başlıyorum.

Google Asistan adından da anlaşılacağı gibi sizin günlük dijital işlerinizde size yardımcı olmak amacıyla geliştirilen yapay zekalı bir yazılım. Birçok işinizi sizin yerinize, telefona dokunmanıza gerek dahi kalmadan gerçekleştiriyor. Yapabildiği bazı şeyleri örnek vermek gerekirse sizin yerinize alarm kurabilir, birini arayabilir, mesaj gönderebilir, İStediğiniz müziği açabilir, tuttuğunuz takım ile ilgili bilgileri size sunabilir, yazı tura atabilir ve maalesef fıkra anlatabilir. Evet maalesef dedim çünkü fıkralar rezil 😀

Google Asistan Google Asistan ile örnek bir arama (Evet birinci sırada ben varım 🙂 )

Uzun süredir dünyanın birçok ülkesinde hizmet veren asistanın ülkemizde de kullanıma açılması gayet hoşnut edici bir gelişme. Android telefonunuzda güncellemeleri yaparak asistanı kullanmaya, keşfetmeye başlayabilirsiniz. O halde konumuza dönelim. Yapay zeka SEO’yu nasıl şekillendirir buna göz atalım.

Yapay Zeka ve SEO

Yapay zekalı asistanların (Google Asistan, Siri, Cortana) birçok işimizi kolayca halletmesinden bahsetmiştik. Bu işlerden bazıları da webde bizim yerimize arama yapmak. İşte bu konuda website sahiplerini, SEO uzmanlarını az da olsa tedirgin ediyor yapay zeka. Zira alışılagelmiş web aramalarında ziyaretçi aramasını yapar, ilk sayfada en yararlı 10 içeriğe ulaşır ve kendi kararı ile bu seçeneklerden biri veya birden fazla siteyi sırayla gezme işlemlerini yaparak içeriğe ulaşır.
(En yararlı 10 içerik derken arama motoruna göre dedim. Yoksa bu yararlı kavramına Hürriyet, Milliyet gibi sadece otoritesini kullanarak ilk sayfada yer edinen siteler dahil değil.)

Şimdi bu yapay zekalı asistan yazılımların nasıl arama yaptığına bakalım. Siri arama sonuçlarını sadece başlıklarını ve domain adını göstererek alt alta listeliyor. Google Asistan ise Başlık, içerik url’si (ya da yapılandırdıysanız breadcrumb) ve arama sonucunuza uygun paragaf ve ya kelimelerden bir kısmı göstererek (description değil yanlış anlaşılmasın) yan yana listeliyor. Google asistanda ilk sıradaki siteyi görüyoruz ve diğer siteleri görmek için parmağımızla kaydırma hareketini yapmamız gerekiyor.

Şimdi bir website sahibi gözünden bakalım.
İçeriği hazırladık, özgün görselleri1 sitemize yükledik, araya ufak anahtar kelimeler serpiştirdik, yayınladık, sosyal medyada paylaştık.. Sonra ne oldu? Bir kişi aramayı yapay zekalı asistan ile anahtar kelimemizi arattı. Sitemiz yukarıda bahsettiğim boş içerikleri ile sadece otoritesini kullanarak zirvede kalan “haber” siteleri ilk sırada olduğu için sitemiz görünmedi, tıklanmadı.

“Ya amma ağladın be yeniliğe ayak uydur!” diyenleri duyar gibiyim. Aksine ben yapay zekaya ve yapay zekalı kişisel asistanlara karşı değilim. Destekliyorum. Ancak SEO çalışmalarının, ileride bu teknolojinin yaygınlaşacağını düşündüğümüzde nasıl bir hal alacağını göz önüne sermek istiyorum. Zira yakında bu asistanlar nokta atışı içeriği seçip kullanıclara okuyacak duruma da gelecekler, şüphesiz. İşte bu durumda arama sonuçlarında birinci sırada olmayanlar için sıralama hiçbir şey ifade etmeyecek.

Peki Ne Yapmalıyız?

Oyunu kuralına göre değil kralına göre oynamalıyız. Madem ki Google (ve diğerleri) yapay zekaya önem veriyor. Sıralama algoritmalarında yapay zekadan faydalanıyor, sonuçları kullanıcılara sunarken asistanı yapay zeka ile yönetiyor; o halde biz de yapay zeka destekli SEO araçları2 üretmeli veya üretilmiş bu tür yapay zeka destekli SEO araçlarını kullanmalıyız. Örneğin klasik sıralama takip yazılımları ile sitemizin konumunu kontrol etmektense anahtar kelimelerimizde ve bu anahtar kelimelerin türevlerinde ilk sayfalarda bulunan içerikleri (title, description, H Tagları, kalın ve eğik yazılmış kelimeler, anahtar kelime yoğunluğu, görsel alt etiketleri vs) analiz eden yazılımlar oluşturmamız, kullanmamız gerek.

Bu yazılımlar bize edindiği bilgi birikimi ile öneriler sunup birinci sırayı garanti edebilir. Aynı zamanda birden fazla siteyi ve birden fazla kategorideki siteleri yöneterek denemeler yapmalı, algoritma güncellemelerine ayak uydurmalı. Unutmamak gerekir ki Google her geçen gün arama sonuçlarını daha yararlı hale getirmeye çalışıyor ve bu sıralama kriterleri içerisinde içeriklerin insan tarafından yazılmış olma durumu bir avantaj sağlamıyor. Zaten kolay kolay da anlaşılabilecek bir olgu değil.

Eğer ki internet üzerinden haberleri takip eden biri iseniz veya son zamanlarda bir konu hakkında bir araştırma yaptıysanız yapay zeka robotlar tarafından yazılmış bir içerik okumuş olma olasılığınız çok yüksek. Siz bunun farkına bile varmadınız.

Lafı toparlayacak olursak; Yapay zeka durmadan ve hızla gelişen teknoloji. Bizler de bu teknolojinin yönetiği bir ortamda daha iyi bir sıralama almak istiyorsak bu yapay zekayı iyi anlamalı, doğru çözümler üretmeliyiz. Bunu yaparken de yine yapay zekadan faydalanmalıyız.

SEO araçlarını yapay zeka ile güçlendirecek bazı Türk firmaları da halen çalışmalarına devam ediyorlar. Yapay zeka SEO’yu nasıl etkileyecek bunu birlikte göreceğiz. Esen kalın…